18 Nisan 2024 Perşembe

PEYGAMBERLERİN ZALİMLERE KARŞI MÜCADELESİ

PEYGAMBERLERİN ZALİMLERE KARŞI MÜCADELESİ

Peygamberler tarihi incelendiğinde bir tarafta ezen ile ezileni ve zalim olanla garibanı görürsünüz. İşte peygamberler de ezilen, horlanan, yoksul ve gariban kitlelere önderlik etmişlerdir. Peygamberlerin hayatları bu mücadelelerle geçmiştir. Bu görüşümüzü açıklayabilmek için Hz. Musa ile Hz. Muhammed’in mücadelesini özetlememiz gerekiyor. Önce Hz. Musa’nın mücadelesinden örnekler verelim.

Hz. Musa’nın  tarihi kayıtlara göre, Milattan önce bin üç yüzlü yıllarda Mısır’da yaşadığı ifade edilmektedir. Mensubu olduğu İsrail oğulları Mısır’da köle ve hizmetçi statüsünde bulunuyordu. Mesleği olanlar inşaat, çiftçilik ve dlğer zanaatkarlık dallarında, mesleği olmayanlar da en ağır ve pis işlerde çalıştırılıyorlardı. Hz. Musa’nın yaşadığı dönemde Mısır tahtında Firavun olarak Velid bin Musab (1. Ramses) bulunuyordu. Çok zalim ve zorba birisiydi. Kendisini topluma tanrı olarak kabul ettirmişti.

Hz. Musa, esir olarak yaşayan halkını bu durumdan kurtarmak için planlar yapmaya başladı. Bir gece on iki kavimden meydana gelen halkına haber göndererek hava karardıktan sonra şehirden topluca çıkmalarını istedi. Hz. Musa şehirden çıkan kavmini Kenan iline (Filistin) doğru yönlendirdi. Kenan iline gitmek için Kızıldeniz’i aşması gerekiyordu. Keramet gösterip, asasını yere vurunca deniz yarılır, açılan yoldan karşı kıyıya geçerler. Onları takip eden Firavun’un ordusu açılan yoldan denize girince deniz kapanır. Firavun ve askerleri denizi geçemeden boğularak can verirler. Hz. Musa ve kavmi de Kenan iline gelip yerleşirler. Böylece Mısır’daki esir hayatından kurtulurlar. 

Burada mistik ve sembollerle bir tasvir olsa da zorba ve despot bir Firavun’a karşı verilen mücadele anlatılmaktadır.

Hz. Musa bundan sonra kavmini tek tanrı inancına ikna etmek için çaba harcar. Halkını iyi ahlak ve doğruluğa teşvik etmek amacıyla tanrı tarafından kendisine iletilen emirleri tebliğ etmeye başlar. Bu emirlerden on tanesi çok önemlidir. Bu emirler şunlardı;

1-Seni Mısır diyarında esaretten çıkaran Tanrı benim. Benden başka tanrın olmayacak.

2-kendin için put yapmayacaksın.

3-Tanrının adını boş yere ağzına almayacaksın.

4-Adam Öldürmeyeceksin.

5-Zina yapmayacaksın.

6-Çalmayacaksın.

7-Yalan söylemeyeceksin.

8-Komşunun malına, canına, eşine, işine göz dikmeyeceksin.

9-Anne ve babana hürmet edeceksin

10-Cumartesi günleri dinleneceksin. O gün hiçbir iş yapmayacaksın. O günü kurtuluş günü olarak kutlayacaksın.

Hz. Musa’nın hayatını ve mücadelesini kısaca özetleyecek olursak, karşımızda halkına önderlik eden ve onları esirlikten kurtaran, özgür ve bağımsız bir yaşama ulaştıran bir lider görürüz. Tanrı tarafından iletilen on emir ise, birlikte yaşamanın kuralları olup, insanların dürüst olması, çalışması ve üretmesi amaçlanmıştır. Yani, amaç o günkü şartlara göre medeni ve modern bir toplum yaratmaktır.

Hz. MUHAMMED’İN MÜCADELESİ

Hz. Muhammed de Mekke’deki zorbalara ve tefecilere baş kaldırmıştır. Peygamberliği süresince bunlara karşı mücadele etmiştir. Cebrail aracılığı ile kendisine tebliğ edilen ayetler incelendiğinde bu durumu görebiliriz. Bu ayetler şunlardır:

Hac suresi 39. Ayet: ”Kendileri ile savaşa girişilenlere, zulme uğradıklarından ötürü karşı koymaya (savaşa) izin verilmiştir ”

Şura suresi 42. Ayet: “Ancak halka zulmedenlere ve haksız yere yeryüzünde azgınlıkta bulunanlara karşı durulmalıdır. İşte elemli azap onlaradır.”

Bakara Suresi 193. Ayet: “Zalimlerden başkasına düşmanlık ve saldırı yoktur.”

Bakara Suresi 258. Ayet: “Allah zalimleri hidayete erdirmez.”

Enam Suresi 135. Ayet: “Zalimler iflah olmazlar.”

Araf Suresi 44. Ayet: “Allah’ın laneti zalimlerin üzerine olsun.”

Ayetlerden de anlaşılacağı gibi Hz. Muhammed’e inen ayetlerde zalimler lanetlenmekte ve onlara karşı halktan haklarını savunmaları istenmiştir. Yani zorbalara karşı halkın kendilerini  savunmaları meşru sayılmıştır. Hz. Muhammed, tebliğ ettiği din aracılığı ile ezilenlerin, yoksulların hakkını savunmuş ve daha adil bir düzen kurmak için mücadele etmiştir. Kur’an’da yoksullar ve ezilenlerle ilgili ayetleri verdiğimizde konumuz daha iyi anlaşılacaktır.

Fecr Suresi 17-20. Ayetler: “ Hayır! Siz doğrusu yetime ikram etmiyorsunuz. Yoksulu yedirmeye birbirinizi teşvik etmiyorsunuz. Haram, helal demeden mirası yiyorsunuz. Malı aşırı biçimde seviyorsunuz.”

Duhan Suresi 6-10. Ayetler: “O, seni yetim bulup barındırmadı mı? Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? Seni fakir bulup zengin etmedi mi? Öyleyse yetimi sakın ezme. El açıp isteyeni de sakın azarlama.”

Hz. Muhammed, köle tüccarlarına, tefecilere karşı çıkmış, yetimin, yoksulun, kadınların ve kız çocukların haklarını savunmuştur. Konu ile ilgili ayetler de şöyledir:

Beled Suresi 12.-17. Ayetler: “Sarp yokuş nedir sen bilir misin? Bir köle azat etmek, açlık yahut kıtlık gününde akrabalardan bir öksüzü yahut yerlere serilmiş bir yoksulu doyurmak, sonra inanıp birbirlerine sabır ve merhamet tavsiye edenlerden olmaktır.”

Nisa Suresi 4. Ayet: “Kadınlara evlenirken-boşanırken mehirlerini (bedellerini-nafakalarını) cömertçe verin.”

Nisa Suresi 7. Ayet: “Ana, babanın ve yakınların bıraktıklarından kadınlar için de hisse vardır. Mal az olsun, çok olsun mirasta belirli bir hisse vardır. Miras bölüşülürken, yakınlar, yoksullar bulunursa o maldan onları da rızıklandırın. Kendilerine güzel sözler söyleyin.”

Bu ayetler gelmeden önce kadınların miras hakkı ve boşanırken nafaka alma hakları bulunmuyordu. İnsanlar köle olarak bir mal gibi alınıp, satılıyordu.

Hz. Muhammed kendisine iletilen ayetler doğrultusunda küçük esnafı ezen, köylülerin elindeki mülke el koyan tefeci bezirganlara karşı da mücadele etmiştir. İlgili ayetler şöyledir:

Bakara Suresi 275. Ayet: “Faiz yiyenler (Tefeciler) mahşerde ancak şeytanın çarptığı kimse gibi kalkarlar.”

Bakara Suresi 278-279. Ayetler: “Ey inananlar, Allah’tan sakının ve artık inancınız varsa, almadığınız faizi bırakın. Bunu yapmazsanız, bunun Allah’a ve peygambere açılmış bir savaş olduğunu bilin.”

Ayetlerden de anlaşılacağı gibi, Hz. Muhammed daha adil bir düzen kurmak için zalimlerle, zorbalarla ve tefecilerle mücadele etmek zorunda kalmıştır. Medine’de kurduğu site-şehir devletinde de Kur’an’da yer alan hükümleri uygulamıştır.

Kısaca özetleyecek olursak, bütün peygamberler gibi, Hz. Muhammed’in hayatı da hep ezilenden, yoksuldan yana olmuş, kadınların haklarını savunmuş, küçük esnaf ve köylünün yanında olmuştur. Bazılarının görmediği ya da göstermek istemediği de budur. Peygamberler tarihine bu gözle bakıldığında bu mücadele daha iyi anlaşılacaktır.

Saygılarımla.

Hamdullah Dedeoğlu.

16.04. 2024.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Popular