11 Aralık 2024 Çarşamba

VATAN VE HÜRRİYET ŞAİRİ BİR BEKTAŞİ: NAMIK KEMAL



VATAN VE HÜRRİYET ŞAİRİ BİR BEKTAŞİ: NAMIK KEMAL

Bugünkü makalemizde Vatan ve Hürriyet şairi olarak tanınan yazar, gazeteci, fikir adamı ve aynı zamanda bir Bektaşi olan Namık Kemal’i tanıtacağız. Bu vesile ile yurtsever bir aydın olan Namık Kemal’i Hakka yürümesinden 176 yıl sonra tekrar saygı ve rahmetle anıyoruz. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.

Namık Kemal 21 Aralık 1840 tarihinde Tekirdağ'da doğdu. Asıl adı Mehmet Kemal'dir. II. Abdülhamid döneminde müneccimbaşılık (yazı işleri-özel kalem müdürlüğü) yapmış olan Mustafa Asım Bey'in oğludur. Annesi Fatma Zehra’dır. Annesini sekiz yaşında kaybedince, çocukluğunu Bektaşi bir aileden gelen dedesi Abdüllâtif Paşa’nın yanında, Rumeli ve Anadolu’nun çeşitli kentlerinde geçirdi.

Mutasarrıf (sancaklardaki mülki amir) olan dedesinin yanında özel öğrenim gördü. Arapça ve Farsça öğrendi. 18 yaşında İstanbul’a babasının yanına döndü. Dedesi ve anne annesinden Alevi-Bektaşi inancı ve yaşam tarzı hakkında bilgiler aldı. Bunun etkisi şiirlerinde belli olur. Şiirlerinde Kerbela şehitleri anılır, Hz. Ali'nin cengaverliği ve Ehli-Beyt sevgisi anlatılır. Ayrıca şiirlerindeki stili Alevi-Bektaşi ozanlarla benzerlikler göstermektedir. 

Namık Kemal 1863 yılında Babıali (Sadrazamlık sarayında) Tercüme Odası’na kâtip olarak girdi. Dört yıl çalıştığı bu görev sırasında dönemin önemli düşünür ve sanatçılarıyla tanışma olanağı buldu. Tercüme odasındaki arkadaşlarından Fransızca dersler aldı. Bu sayede Fransız aydınlanma hareketinin düşünür ve fikir adamlarından Voltaire, Monteskiyö’nün eserlerini okudu ve onlardan çok etkilendi.

1865’te kurulan ve daha sonra Yeni Osmanlılar Cemiyeti adıyla ortaya çıkan İttifak-ı Hamiyet adlı gizli derneğe katıldı. Bu cemiyeti oluşturanların çoğu tercüme odasında çalışan kişilerdi. Yeni Osmanlılar Cemiyetinin kurucuları ve üyeleri arasında çok sayıda Bektaşi de bulunuyordu. Bunlardan en tanınanları Ziya Paşa ve Mithat Paşaydı. Burada bir parantez açarak Mithat Paşa hakkında kısa bir bilgi vermek gerekir.

Mithat Paşa, bir dönem Abdülhamit’in Sadrazamlığını (Başbakanlığını) yaptı. Abdülhamit’i padişah yapanlardan biriydi. Ancak Meclisi Mebusanın (Millet Meclisi) kapatılmasından sonra,  Hicaz bölgesindeki Taif’e sürgün edildi. Üç yıl sonra da Abdülhamit’in cellatlarınca Taif’de boğdurularak katledildi.

Tekrar Namık Kemal’e gelecek olursak, Tasvir-i Efkâr gazetesinde hükümeti eleştiren yazılarına devam etti. Bu yazılarda genellikle rüşvet ve yolsuzlukların devlet kademesinde yaygınlaştığını, liyakatın yerine torpil ve adam kayırmanın hakim kılındığını yazıyordu. Gazete, Yeni Osmanlılar Cemiyeti’nin görüşleri doğrultusunda yayın yapması nedeniyle 1867 yılında kapatıldı.

Gazetenin kapatılmasından sonra, Namık Kemal, Mustafa Fazıl Paşa’nın çağrısı üzerine, yine bir Bektaşi olan Ziya Paşa’yla birlikte Paris’e gitti. Burada Yeni Osmanlılar Cemiyeti adına çıkarılan "Muhbir" gazetesinde yazılar yazdı. Daha sonra gene Fazıl Paşa’nın desteğiyle Londra’da "Hürriyet" gazetesini çıkardı. Çeşitli anlaşmazlıklar yüzünden desteksiz kalınca 1870 yılında zaptiye nazırı Hüsnü Paşa’nın çağrısıyla İstanbul’a döndü.

Nuri, Reşat ve Ebüzziya Tevfik beylerle birlikte 1872 yılında "İbret" gazetesini çıkardı. Aynı yıl hükümeti eleştiren bir yazısı nedeniyle gazete dört ay kapatıldı. Bu kez Namık Kemal’i İstanbul’dan uzaklaştırmak isteyen hükümet, onu Gelibolu mutasarrıflığı görevine atadı. Üç ay sonra görevinden alındı. Orada yazmaya başladığı "Vatan Yahut Silistre" oyunu, 1873 yılında Gedik Paşa Tiyatrosunda sahnelendi. İzleyiciler oyunun bitiminde “Hürriyet ve vatan” sloganları ile yürüyüş yaptılar. Bu olay üzerine, Namık Kemal birçok arkadaşıyla birlikte tutuklandı. Bu kez kalebentlikle (kale içinde hapis) Magosa’ya (Kıbrıs) sürgüne gönderildi. Magosa’da üç yıl sürgün ve hapis hayatı yaşadı.

1876 yılında I. Meşrutiyet’in ilanından sonra İstanbul’a döndü. Şura-yı Devlet (Danıştay) üyesi oldu. Kanun-î Esasi’yi (Anayasa) hazırlayan kurulda görev aldı. 1877 Osmanlı-Rus Savaşı çıkınca, Meclis-i Mebusan kapatıldı. Meclisin kapatılmasını eleştirmeye başlayınca, Namık Kemal yine tutuklandı. Midilli Adası’na sürüldü. 1879 yılında Midilli mutasarrıfı oldu. 1884 yılında aynı görevle Rodos'a, üç yıl sonra da Sakız Adası’na gönderildi ve hayatının sonuna kadar orada yaşadı. 1888’de  rahatsızlığı nedeniyle vefat etti. Naaşı, vasiyeti üzerine Sakız adasından Gelibolu’ya getirildi ve oraya defnedildi.

Yukarıda kısaca Namık Kemal’in hayatını özetledik. Kırk sekiz yıllık yaşamın çoğunu sürgün ve hapislerle geçirdi.

Osmanlı toplumuna hürriyet ve vatan sevgisini aşılayan Namık Kemal, ömrünü bu uğurda harcayan bir mücadele adamıydı.

Üyesi olduğu Yeni Osmanlılar Cemiyeti, Osmanlı İmparatorluğunu modern bir devlet yapmak istiyordu. Zira, son iki yüz yılda hep toprak kaybetmişti. Avrupa ülkeleri gerek silah sanayinde gerek teknolojide atılım üstüne atılım yapıyordu. Osmanlı Devletinde halkın eğitim seviyesi de çok düşüktü. Bu nedenle, Onlar ülkenin her tarafına okullar açarak, bilime ağırlık vermek, halkı aydınlatmak ve bilinçlendirmek istiyorlardı. Ayrıca, Avrupa ülkelerinden geriye kalmamak için meşrutiyet siteminin (anayasaya dayanan bir meclis) getirilmesini, adaletin hakim kılınmasını, planlı kalkınmanın esas alınmasını, rüşvet ve yolsuzluklara karşı amansız bir mücadelenin yürütülmesini savunuyorlardı.

İşte tüm bu isteklerin gerçekleştirilmesi için kendilerine bu konuda söz veren Abdülhamit’in padişah olmasına destek verdiler. Bunu da başarmışlardı. Ancak Balkanlarda çıkan isyanlar ve Osmanlı-Rus savaşları buna engel oldu. Padişah Abdülhamit verdiği sözlerden cayarak hem meclisi kapattı hem de kendisini iktidara taşıyanlara baskı ve zulüm uygulamaya başladı. Ülke otuz üç yıl istibdatla yönetildi. 

Namık Kemal'in vatan ve hürriyet ile ilgili şiirler yazmasının nedeni de Abdülhamit'in bu baskıcı rejimi ve imparatorluğun bu dönemde aşırı derecede toprak kaybetmesiydi. Zira, toprak kaybedilen bölgelerde (Balkanlar ve Kafkasya) yaşayan Müslümanlar ve Türkler eziyetlere, baskılara ve katliamlara uğruyordu. Bu olaylar onu fevkalade üzmüştü. Vatan ile ilgili şiirlerinin kaynağı da buradan geliyordu. Aşağıda örneklerini vereceğimiz bu şiirleri okuduğumuzda bunu görebiliriz.   

Yeni Osmanlılar cemiyetinin gerçekleştirmek istedikleri reformları, kırk beş yıl sonra Mustafa Kemal ve arkadaşları başardı. Atatürk de Cumhuriyeti kurduktan ve reformları gerçekleştirdikten sonra bunu şöyle ifade etmişti:

 “Benim ilham kaynağım Namık Kemal ve arkadaşlarının yürüttüğü mücadele olmuştur” demiştir.  

Makalemizi Namık Kemal’in Vatan Şiiri, Vatan Türküsü ve Hürriyet şiirinden bölümler ile tamamlayalım.

Rus ordularının İstanbul Yeşilköy’e kadar gelmesi üzerine yazdığı Vatan adlı şiirden dört kıta:

Iyd kurbânı mıdır kesdiğimiz kurbanlar

Ka’be’yi yıkmak için mi dökülür hep kanlar

Müslümânım diyene rahm ediyor şeytânlar

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini

Yoğimiş kurtaracak bahtı kara mâderini

 

Vatanın yâreledi sînesini düşman eli

Girye-i mâtem imiş tâli’imiz tâ ezelî

Kerbelâ’da dökülen hûn-ı şehîdân-ı Ali

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini

Yoğimiş kurtaracak bahtı kara mâderini

 

Vatan eyvâh hakir oldu perîşân oldu

Düşman İstanbul’a girdi bu dahi şân oldu

Memesinden dökülen süt yerine kan oldu

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini

Yoğimiş kurtaracak bahtı kara mâderini

 

Ey vatan, hasretini ıyd-i visâl eyle bize

Bâri rü’yâda görün arz-ı cemâl eyle bize

Sütünü, ni’metini gayrı helâl eyle bize

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini

Yoğimiş kurtaracak bahtı kara mâderini

 

Girye: Göz yaşı

Hün: Kan

Visal: Kavuşma

İyd: Bayram

Mader: Ana

Rahm: Acımak, merhamet etmek


VATAN TÜRKÜSÜ

İşte adû, karşıda hâzır-silah,

Arş yiğitler vatan imdâdına.

Arş ileri, arş bizimdir felâh,

Arş yiğitler vatan imdâdına!


Cümlemizin vâlidemizdir vatan

Herkesi lûtfuyle odur besleyen.

Bastı adû göğsüne biz sağ iken;

Arş yiğitler vatan imdâdına!


Şân-ı vatan, hıfz-ı bilâd û ibâd

Etmededir süngünüze istinâd

Milleti eyler misiniz nâ-murâd?

Arş yiğitler vatan imdâdına!


Rehberimiz gayret-i merdânedir

Her taşımız bir nice bin cânedir

Câna değil meyl bugün şânedir

Arş yiğitler vatan imdâdına!


Yâre nişandır tenine erlerin,

Mevt ise son rutbesidir askerin.

Altı da bir, üstü de birdir yerin

Arş yiğitler vatan imdâdına!


- Adû: düşman

- Felâh: kurtuluş

- Hıfz: sakıma, koruma

- Bilâd: şehirler, memleketler

- İbâd : kullar, köleler (burada halk anlamında)

- İstinâd: güvenme, kuvvet alma

- Nâ-murad: isteğine kavuşamamış

- Merdâne : mertçesine

- Mevt: ölüm

 

Namık Kemal’in Hürriyet ile ilgili şiirinden beş beyit:

 

Felek her türlü esbâb-ı cefâsın toplasın gelsin

Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azîmetden

 

(Felek her türlü eziyet sebeplerini toplasın gelsin

millet için çıktığım yoldan dönersem namussuzum.)

 

Anılsın mesleğimde çektiğim cevr ü meşakkatler

Ki ednâ zevki â'lâdır vezâretten sadâretden

 

(Uğraşımda çektiğim eziyet ve güçlükler anılsın,

ki bunun en ufak bir zevki bile vezirlikten, sadrazamlıktan daha iyidir.)

 

Civân-merdân-ı milletle hazer gavgâdan ey bi-dâd

Erir şemşîr-i zulmün âteş-i hûn-i hamiyetden

 

(Milletin yiğitleri ile mücadeleden sakın ey zalim!

Senin zulmünün kılıcı şehadet kanının ateşinde erir.)

 

Ne mümkün zulm ile bi-dâd ile imhâ-yı hürriyet

Çalış idrâki kaldır muktedirsen âdemiyetten

 

(Zulümle, adaletsizlikle hürriyeti yok etmek ne mümkün

Çalış, anlama yeteneğini kaldır gücün yetiyorsa insanlıktan.)

 

Ne efsunkâr imişsin âh ey didâr-ı hürriyet

Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esâretden

 

(Ne kadar büyüleyiciymişsin ah ey hürriyetin yüzü

Aşkının esiri olduk gerçi kurtulduk esaretten.)

 

Saygılarımla.

Hamdullah Dedeoğlu.

11.12.2024.

 

Kaynaklar:

--Semiramis Kanbak, Namık Kemal, 1840-1888

--Dr. Mehmet Ali Gündoğdu, “Namık Kemal’in Şiirlerinde Millet, Vatan ve Şehitlik Kavramları” adlı makalesi, İstinye Üniversitesi, 2016.

--Ali Polat, "Namık Kemal'in Şiirlerinde Ehli-Beyt Sevgisi adlı makalesi" 2023.

--Oğuzhan Köseoğlu, “Namık Kemal’in Hayatı ve Fikirleri” Yüksek lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, 2023.

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Popular