4 Mart 2018 Pazar

TAVŞAN ETİNİN YENMEMESİNİN ŞAMANİZMLE İLGİSİ VAR MI ?


TAVŞAN ETİNİN YENMEMESİNİN  ŞAMANİZMLE  İLGİSİ  VAR  MI ?

“Aleviler Neden Tavşan Eti Yemez ? “ başlıklı yazımızda Oğuz Türklerinin Yıldız Han koluna bağlı boylarının, tavşana benzeyen tavşancıl kuşunu kendilerine sembol yaptıklarını ve tavşanı kutsal saydıkları için etini yemediklerini belirtmiştik. Alevilerin tavşan etini yememesinin de buradan gelebileceğini ima etmiştik. Kuşkularımız büyük oranda doğru çıktı. Araştırmalarımız sonunda, bir bilim adamının kitabında, güçlü bulgulara ulaştığımızı söyleyebiliriz.

Rus asıllı, Alman Türkolog Prof. Dr. Wilhelm Radloff, 1859-1871 yılları arasında Sibirya ve Türkistan bölgelerinde yaptığı gözlem ve araştırmaları “ AUS SİBİRİEN “ (SİBİRYA’DAN) isimli kitapta toplamış. İlgili kitabı Prof. Dr. Ahmet Temir bey de türkçeye “ Türklük ve Şamanlık “ olarak çevirisini yapmış. Kitabı yayınlayan Örgün yayınevine ve hocamız Ahmet Temir’e emeklerinden ve katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz.

Ünlü Türkolog Wilhelm Radloff, on iki yıl iç içe yaşadığı insanların, kültürlerini, yaşamlarını, Şaman ayinlerini izlemiş, incelemiş ve çok değerli bilgiler toplamış. Bu bilgileri bilimsel metotlarla analiz ederek, çok değerli eserler meydana getirmiş. Kitap, çok geniş kapsamlı olduğu için, biz sadece, konumuzla ilgili bölümünü özetleyeceğiz.

Radloff hoca, güney Altay dağlarında yaşayan Türk topluluklarında, din adamı olan Şamanların ayin ve törenlerde davul kullandığını belirterek, şu bilgileri vermektedir :

“ Davulun tokmağı (Orbu) genç bir kayın ağacından yapılır. Davula vurulan kısım, sesin boğuk çıkmasını sağlamak için, Kakım (Sansar ailesinden, gelinciğe benzeyen bir yırtıcı hayvan) Samur veya Tavşan ayağı derisi ile kaplanır. Kuzey Altaylarda, tokmak yerine doğrudan doğruya Tavşan ayağı kullanılır. “ (Türklük ve Şamanlık, sayfa, 130)

Şamanizm’de davulun ve tokmağın önemli görevi vardır. Davul, Şamanı semaya (göğe) çıkaran ve yer altı dünyasına götüren bineğidir. Ruhlarla iletişimi bununla kurar. Hastaya gelen kötü ruhları kovmak için, tokmak, kamçı görevi görür. Hayvan derisi ile kaplanmasının nedeni de bundandır.

Yine Şamanizm’de, bazı hayvanlar kutsanır ve heykelleri yapılır. Bu heykellere (Balbal ) “ Töz” veya “Tös” denir. Bu hayvan heykellerine (taştan yapılmış Balballar) kurbanlar kesilerek, isteklerinin gerçekleşmesi için törenler yapılır. (Bizdeki adak kurbanlarına benzemiyor mu ?) “Töz” veya “ Tös” heykelleri arasında Tavşan da bulunmaktadır. Tavşanın dışında, ayı (aba), Kurt (Bürküt), Sincap (Tiyin) heykelleri de yapılıyordu. Bu hayvanlar kutsaldı ve eti kesinlikle yenmezdi. Radlof hoca, konuyla ilgili olarak şu bilgileri veriyor;

“ Yüs ırmağı boyunda (Altaylarda) taş heykeller çoktur. Bunlardan birine “ Kozan Taş” (Tavşan Taş) denir. Burada yaşayan oymaklar bu heykellere kurban keserler. “ (sayfa 377)

Yukarıdaki örneklerden de anlaşılacağı gibi, tavşanın Şamanizm dininde çok önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir. Bu inancın, bazı kısımları değişikliğe uğrasa bile, şu ya da bu şekilde insanların hayatlarında yer almaya devam ettiğini görüyoruz.

Tavşan etinin Aleviler tarafından yenmemesinin bir inanca dayanması gerektiğini belirtmiştik. Bu inanç, göç edenlerin beraberinde getirdiği bir inançtır, örftür. İnançlar, gelenek ve görenekler, din değiştirilse dahi, o toplumların bilinç altında yaşamaya devam ederler. Buna bir diğer örnek de, cenaze toprağa verildikten sonra “aş “ (yemek) verilmesidir. Bu gelenek de Şamanizmden bize kalan bir uygulamadır. Bu örf halen devam etmektedir.

Şamanlar, aynı zamanda hastaları da tedavi ediyorlardı. İlkel de olsa, bazı tıbbi bilgilere sahiptiler. Dolayısıyla, Tavşanın “ adet” gördüğünü, “hayz” olduğunu da biliyorlardı. Tavşan etinin yenmemesinde bunun da payının olduğu kanaatindeyim.

Bütün toplumlar, yeni inançları kabul etseler bile, eski inançlarını, adetlerini, gelenek ve göreneklerini bütünüyle terk etmemişlerdir. Anadolu insanının da, Şamanizmden gelen bazı inanç ve adetleri devam ettirdiği görüşündeyim. Tavşan etinin yenmemesi de bunlardan birirsidir.

Oğuz boylarının, kendilerine sembol yaptıkları hayvanların hepsi de, Şaman inancında kutsal olan hayvanlardır. Etlerini yememeleri de buradan geliyordu. Her inançta olduğu gibi, yeni inançlar beraberinde eski gelenek ve örflerini devam ettirmiştir. Tavşan etinin yenmemesi de Türklerin atalarına bağlı olmalarından kaynaklanmaktadır. 

Saygılarımla.
04.03.2018
Hamdullah Dedeoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Popular