18 Kasım 2023 Cumartesi

HACI BEKTAŞ DERGAHI POSTNİŞİNİ HAMDULLAH DEDENİN ALEVİ-BEKTAŞİLER İÇİN İDAM FERMANI VEREN ŞEYHÜLİSLAM'A CEVABI: “TABİ OLDUNUZ LANET KATİL YEZİD’E, NEDEN TARAF OLMADINIZ HÜSEYİN’E”


Hamdullah Dede'nin Amasya şehir Merkezindeki Türbesi
 

HACI BEKTAŞ DERGAHI POSTNİŞİNİ HAMDULLAH DEDENİN ALEVİ-BEKTAŞİLER İÇİN İDAM FERMANI VEREN ŞEYHÜLİSLAM'A CEVABI:

“TABİ OLDUNUZ LANET KATİL YEZİD’E

  NEDEN TARAF OLMADINIZ HÜSEYİN’E” 

İnanç olarak Hacı Bektaş Veli dergahına bağlı olan Yeniçeri ordusunun 1826 yılında padişah ikinci Mahmut döneminde kaldırılmasından sonra, Alevi-Bektaşi dergah, tekke ve zaviyeleri kapatılmış, yirmi bine yakın yeniçeri ocağı mensubu ile birlikte çok sayıda dede ve baba da idam edilmişti. O tarihte Hacı Bektaş Derhağı Postnişini olan Şeyh Hamdullah önce idamla yargılanmış sonra da Amasya’ya sürgün edilmişti. Tüm bu katliamların fetvasını ise, Şeyhülislam Muhammed Tahir Efendi vermişti. Hamdullah dede idam fermanlarını onaylayan Şeyhülislamla İstanbul’daki eğitimi sırasında tanışıyordu. Amasya’ya sürgün kararından sonra, Kırşehir kadısı aracılığı ile Şeyhülislam’a bir mektup eşliğinde bir de şiir yazıp gönderdi. Hamdullah Dede hem mektupta hem de şiirde Şeyhülislam Tahir Efendiye  bilgisiyle, cesaretiyle meydan okuyordu. Şiirde Alevi ve Bektaşilere yapılan katliamlar Kerbela olayına benzetilerek;

“Tabi oldunuz katil Lanet Yezid’e,

  Neden taraf olmadınız Hüseyin’e”

Denilerek hitap ediliyordu.

Mektuptaki ve şiirdeki sert ifadeleri okuyan ve Hamdullah Dedeyi Kırşehir Şeriat mahkemesinde idam talebi ile yargılayan Kadı Hacı Müfit Efendi çok sinirlenir, ama aynı zamanda Dedenin cesaretine de hayran kalır. Mektubu ve şiiri teslim alır ve İstanbul’daki Şeyhülislam Tahir Efendiye gönderilmesi için mahkeme katibine teslim eder. Şiirde baştan sona Şeyhülislama ve onun zihniyetindekilere çok sert sözlerle cevap veriliyordu. Şiirin tamamında şöyle deniliyordu:

“Dalalette Şeyhülislam çok bağnaz insansınız.

Gece gündüz ezberiniz küfriyle lisansınız.

Bir kitelliğe düştünüz hiç bilmezsiniz haliniz.

İslam’a nifak sokup arayı açansınız.

Bektaşi kanını içtiniz iman etmediniz ayete

Vardınız tabi oldunuz katil Yezid lanet’e.

Neden taraf olmadınız Hüseyin gibi bir zata.

Kerbela’da aç susuz başını biçensiniz.

Şekil ve alışkanlıktır sizin dininiz imanınız.

Türkmenlerime kast etmektir ahdınız peymanınız.

Ehli Beyt’e düşmandır zaten o vaiz imanınız.

Fetvalarla din kardeşinin kanını içensiniz.

Kan dökmeye iftihar için ne sözler uydurdunuz.

“Lahmike lahmi” hadisini hepinizde gördünüz.

Ayetteki sevgimizi gizlice okudunuz.

Gerçeği konuşunca çevirip kaçansınız.

Vaka-yı Hayriye diye kandıramazsınız Hakkı.

Men arif sırrını fark eyle ilahi hakikat oku.

Ta ezelden evrakınız ayırt oldu ey fakiyh.

Mescitte fetvalar verip zehiri saçansınız.

Tarihte Türkmenleri devamlı katlettiniz.

Zaviyesini kapatıp oğuzları sürgün ettiniz.

İkinci Mahmut yanına kalmaz ahireti unuttunuz.

Orduya ihanet edip topla ateş açansınız.

Allah daima kan döken zalime lanet etmiştir.

Bu olay masumların kanlarını dökmüştür.

Siz Ehli Sünnetiz diyenler din imandan çıkmıştır.

Biz meşayihleri sürgün edip canını satansınız.

Bu Hamdullah bilirim Ulu Allah dostunu.

Bilmediniz kadrimi çiğnediniz üstümü.

Şad ve Şaduman oldunuz evliyanın yas günü.

Kaza ve kader diyerek kapatıp geçensiniz. “

Kaynak:

Hamdullah Çelebi’nin savunması,

Hazırlayanlar: İsmail Özmen-Yunus Koçak

Ankara 2007.

Sözlük:

Dalalet: Şaşkınlık-Sapkınlık

Kıtal: Katliam-Yok etme

Küfr: kafir-İnkarcı

Nifak: İkilik

Peyman: Yol alan-Ölçen

Fakih: İslam hukukçusu

Meşayih: Şeyhler

Şad: Mutlu

Şaduman: Sevinçli

Lahmike lahmi: Hz. Muhammed’in Hz. Ali için söylediği bir sözdür. Tamamı şöyledir:

“Lahmike lahmi, demmike demmi, ruhike ruhi, cismike cismi”

Anlamı: “Eti benim etim, kanı benim kanım, ruhu benim ruhum, cismi (canı) benim cismimdir.”

Hamdullah Dedenin hem İslam dinine hem de İslam tarihine çok vakıf olduğu anlaşılmaktadır. Gerek mahkeme sırasında gerekse daha sonra yazdığı mektup ve şiirlerde Şeyhülislamların, kadıların ve devlet yöneticilerinin dinde şekilci olduklarını, aklı kullanmayı reddettiklerini belirterek, bunun gerçek İslam’la ilgisinin bulunmadığını kanıtlarıyla ortaya koyduğu görülmektedir. Hamdullah Dedenin tespitleri bugün için de geçerliliğini korumaktadır. Tarihten ders almayanlara hatırlatmış olalım.

Ehlibeyt mensubu ve aynı zamanda aydın bir din adamı olan Hamdullah dedeyi iki yüz yıl sonra tekrar rahmetle anıyoruz. Mekanı cennet, ruhu şad olsun.

Saygılarımla.

Hamdullah Dedeoğlu

18.11.2023

Amasya.

 

Popular