ALEVİLİĞİN KURUMSALLAŞMASI İÇİN NE YAPILMALI?
Alevi İslam’ı hakkında son otuz yılda çok sayıda
akademik araştırma yazıları yayınlandı. Bu elbette ki sevindirici olmuştur.
Ancak bu yayınların parça parça olması nedeniyle bir bütünlük sağlayamamıştır.
Bir kısmı da Aleviliğin özünü anlamaktan ve dolayısıyla topluma aktarmaktan uzak
kalmıştır. Zira bunların yine büyük kısmı akademik bir dille yazıldığı için sıradan
insanların Alevi İslam’ı kavramasını ve öğrenmesini zorlaştırmıştır. O halde ne
yapılmalıdır? Bu makalemizde bu soruya cevap verip, önerilerimizi sunacağız.
1-Akademik yayınlarda çok sade ve herkesin
anlayabileceği bir dil kullanılmalıdır.
2-Birincisi, Akademisyenlerin Alevilik için kullandıkları
“SENKRETİK” ve “HETERODOKS” tanımı terk edilmelidir. Zira bütün
dinler bir gecede ortaya çıkmamış ve birbirlerinden etkilenmiştir. Bu açıdan
bakıldığında, bütün dinlere “Senkretik” dememiz gerekir. İkincisi,
Alevilik “Heterodoks” bir inanç değildir. Yani, merkez dışı ya da diğer
deyimle “Sapkın” bir inanç değildir. Herkesin inancı kutsaldır. Ve birbirine
saygı duymalıdır. Toplumsal barış da ancak bu anlayışla sağlanır.
3-İçinde Alevi inanç önderlerinin de bulunduğu bir
kurul oluşturularak, ALEVİ İSLAM ANSİKLOPEDİSİ hazırlanmalı,
geniş bir mutabakat sağlandıktan sonra da yayınlanmalıdır.
4-İlk, Orta ve Liselerde, Alevi İslam’ın, Din ve Ahlak
Bilgisi derslerinde geniş olarak yer alması sağlanmalıdır. Ancak bu bilgiler ders
kitaplarında yer almadan önce, mutlaka Alevi inanç önderlerinin onayından
geçmelidir.
5-İlahiyat Fakültelerinde “DİNLER TARİHİ” derslerinde
Alevi İslam yorumuna da yer verilmelidir.
6-Alevi inanç önderlerini yetiştirmek üzere, Ankara, İstanbul,
İzmir, Adana ve Diyarbakır’da ALEVİ AKADEMİLERİ kurulmalıdır.
7-Alevi Akademilerinde, konusunda yetkin
akademisyenlerin yanında mutlaka Alevi inanç önderleri de yer almalıdır.
8-Akademilerdeki eğitim mutlaka uygulamalı olmalıdır.
Yukarıdaki önerilerimiz ülkemizde yaşayan Alevi
toplumu için evrensel bir haktır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin vermiş
olduğu kararlar da bunu gerektirmektedir. Bu yapıldığı taktirde, Aleviliğin
kurumsallaşması yolunda hızla ilerleme sağlanacağı ve takriben 15-20 yıl gibi
bir sürede toplumdaki yerini alacağı, ülkedeki kardeşliğin, birliğin
sağlanmasına katkı yapacağı da muhakkaktır.
Kardeşlik ve birlik de ancak eşitlik ve adalet
temelinde sağlanır. Eşitliğin ve adaletin olmadığı yerde kardeşlik de birlik de
sağlanamaz.
15.08.2025.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.